20 Eylül 2011 Salı

Sensizlik




'' Yuvarlanırda dil dönmez
nal gibi mıhlanır toynaklara.
Makyajsız acılar,
Sensizlik rutubet kokusu...
Sensizlik kalbimde çürütmek istemediğim tuzlu yer. ''


Sen'den yoksunum. Sensizlik, sensiz yaşadığım o rezil anların adı. Ölümden beter!  Can acıtıyor sensizlik ve bir türlü yakamı bırakmıyor. Bu yalnız olma değil, sensiz olma. Hiç kimsem olmadığı için değil, "sen" olmadığın için duyulan bir yalnızlık bu.


Güneşin rengine benzemez gecenin rengi
Üşütür ayaz korkutur karanlık
Bir hüzün var içimde bir gariplik
Ya bu sevdaya ben fazlayım ya da sen eksik!

*


Acımasız olan ne sensin ne de ben, 
Bize gümüş tepsiyle sunulan hüzünlü bir hayat sadece
Ve kabul etmesi zor olan bu ayrılıklara katlanmak sanırım.
İnsan yaşamın değerini
Yüzü ve kalbi güldüğünde anlıyor
Anlıyor ki ölüm sadece toprağa girmek değil
Ve nefesi kesilene kadar yaşadığı her şeyin
Gözlerinin önünden geçmesi değil.
Ölüm sensizliğin sadece yaşarken verilen cezası sevdiğim.
                                                                                                

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder